diyecek nasıl sözün yok
nasıl kaldın
nasıl durdun öyle
nasıl çaresiz
gitmedi ayakların
bitecek gibiydi
dinmedi yağmur
zannettik daha güzeli…
izi kaldı kaldırımda
uzun uzun bastık aynı yere
yokladık toprağı
kuru, cansızdı
iki çift ayak
başka yönlerde
bağcıkları açık
her an düşmeye hazır
yüzleri birbirine hiç dönmedi